28 Eylül 2022 Çarşamba

Yaşanmamış yaşamlar bütün kötülüklerin sebebidir.

Erick From

"yatağımın karşısında bir pencere var. odanın duvarları bomboş. nasıl yaşadım on yıl bu evde? bir gün duvara bir resim asmak gelmedi mi içimden? ben ne yaptım? kimse de uyarmadı beni. işte sonunda anlamsız biri oldum. işte sonum geldi. kötü bir resim asarım korkusuyla hiç resim asmadım; kötü yaşarım korkusuyla hiç yaşamadım"

Oğuz Atay


19 Eylül 2022 Pazartesi

Kraliçe Elizabeth

Yetmiş yıl tahta kaldı. Ama sonuçta öldü. Neyse, bizdeki yansımalarına bakmak istiyorum. Bazen mevzu halife ve saltanat tartışmalarına geldiğinde diyorlar ki "ama efendim bakın İngiltere'de saltanat devam ediyor." Orada sembolik dersek bu kez de "adamlar kültürel miras ve saygı olarak devam ettiriyorlar" diyorlar. Neymiş de bu minval üzere biz de halifemiz efendimiz hazretlerini koruyup, kollayıp varlığını sürdürmeliymişiz. Unutuyorlar Mihribanım. İngiltere bir sömürge imparatorluğuydu. Egemenlik alanında kraliyetin ekonomik, hukuki ve siyasi hakları vardı. Kraliyetin devam etmesi onların çıkarları gereğidir. Bugün hala bazı devletler İngiliz Milletler Topluluğu altında kraliyetin egemenliği altındadır. Çıkarlarının devam etmesi gerektiği için bunu korurlar tabi ki. Kraliyet kaldırılırsa İngiliz Milletler Topluluğu dağılır. İngiltere oralardaki çıkarlarını kaybeder. Biz ise sömürülmüş bir imparatorluğun kalıntısı... Bizde durum çok farklı. Bizdeki halifemiz efendimiz hazretlerinin Müslümanlar üzerinde dini ve duygusal bir bağı dışında hiçbir ekonomik, siyasi ve hukuki bir bağı yoktu. Dini ve duygusal bağı da belki sadece Uzak Doğu ve Orta Asya Müslümanları üzerinde vardı. Oralarla siyasi ve ekonomik ilişkimiz olsaydı belki onlar da Araplar gibi çoktan başka pozisyonlar alırlardı. Her şey lafta. Bizim halifelik de siyasi bir kurum olsaydı, lafta değil kağıt üzerinde yani hukuki anlamda Müslüman ülkeler üzerinde bir bağlayıcılığı olsaydı biz de kullanırdık tepe tepe. Niye elinizdeki kozu harcayalım. Bizdeki halifelik tam tersine egemenliğimiz, bağımsızlığımız ve geleceğimiz için bir tehdit unsuruydu. Hiçbir avantajı olmadığı gibi bir nevi yüktü. Öyle olmasaydı emin olun başka ülkeler kendi üzerine alır, tepe tepe kullanırdı.